
Team’in organizasyonları mutlu sonla biter!
15 yıldır organizasyon sektöründe hizmet veren Genel Müdür Yosun Samlı iddialı:
Team’in organizasyonları mutlu sonla biter!
Team Organizasyon Genel Müdürü Yosun Samlı, doğru planlanmış her organizasyonun bir hikayesi olduğunu belirterek şöyle diyor: “Bu her şey iyi giderse mutlu sonla biten bir hikaye. Büyük bir keyifle söyleyebilirimki, bizim hikayelerimiz bugüne kadar hep mutlu sonla bitti.”
Ağırlıklı olarak bilişim sektöründe hizmet veren Team Organizasyon, 6 yıldan beri Mapfre Genel Grubu’nun organizasyonlarını da gerçekleştiriyor. Bu yıl da Mapfre Genel Sigorta’nın acenteler toplantısında başarılı bir organizasyona imza atan Team Organizasyon Genel Müdürü Yosun Samlı ile, günümüz iş dünyasında organizasyon ayrıntıları ve şirketler için taşıdığı önem konusunda konuştuk.
Sizi son 6 yıldır Mapfre Genel Grubu’nun organizasyonlarını gerçekleştirirken görüyoruz, ama bildiğimiz kadarıyla bilişim sektöründe uzun yıllardır yer alıyorsunuz, bu sektörde kaçıncı yılınız?
15. yılımdayım bu sene.
Organizasyon sektörü için çok uzun bir süre. Bu sektör için evet, gerçi çok önemli ustalarımız var, ama şirketlerin organizasyon firmalarıyla yoğun olarak çalışmaları son zamanlarda artmaya başladı.
Neden?
İlk zamanlarda tüm organizasyonların işe biraz konsantre olan şirket çalışanları tarafından yapılacağı düşünülür ve öyle de yapılırdı. Gerçi o zaman bu kadar ayrıntı yoktu, ama yine de birçok kalemi düşünmek, önlemini almak, sorun çıkınca çözmek zorundaydınız. Gerek işin tam anlaşılamaması, gerek tasarruf amacıyla firmalar kendi personelleriyle organizasyonları düzenlemeye çalıştılar. Yaşadıkları çoğu keyifsiz, bazısı komik tecrübeler sonrası ve tabii ki her konuda hayatımıza dahil etmek zorunda olduğumuz branşlaşma, profesyonellik, hız nedeniyle artık bu işi yapan firmalarla çalışmaya başladılar.
‘AYRINTI İŞİMİZİN PARÇASI’
O zaman bu kadar ayrıntı yok muydu?
Ayrıntı bizim işimizin parçası, hiçbir zaman ayrıntıyı aza indiremezsiniz. Ancak eskiden ayrıntıların içeriği çok farklıydı ya da ürün çeşitliliği. Örneğin eskiden görsel sunumlar için bir tepegöz ve bir perde ile biri yedek 2 bağlantı kablosu getirmeniz yeterliydi. Şimdi sunumlar led ekranlarla, watch out sistemlerle, hatta laserler, ses efektleriyle yapılıyor.
Global firmaların ülkemize gelmesi de bunda etken sanırım.
Türkiye zaten tüm yeniliklerin en hızlı şekilde talep gördüğü ülkelerin başında geliyor. Bu yüzden teknolojiyi bulmak ve kullanmak konusunda bir sıkıntımız yok. Globallerin gelmesi de tabii ki bunda etkendir, bunun yanında her ne kadar şir- ket çalışanı, ortağı ya da sahibi olursa olsun Türk misafirperverliği içgüdüsel ve önlenmez şekilde ortaya çıkıyor. Bu da organizasyonlara simultane sistemleri, özel tercümanları, özel tanıtım gezi ve faaliyetlerini beraberinde getiriyor.
‘TEKNOLOJİ ÇOK ŞEYİ DEĞİŞTİRDİ’
Farklılığı en çok teknoloji oluşturuyor o zaman?
Teknoloji hayatımızın tamamında birçok şeyi değiştirdi. Eskiden faksla teklif ister gelen teklifin yarısında kağıt biter tekrar isterdik, elektrik kesilirdi aradığınız kişi yerinde olmazdı, büyük zaman kayıpları, bir o kadar da insan gücü. Şimdi her şey elektronik ortamda, e-postalar zaten bu süreçleri büyük ölçüde kısaltıyor. Bunun dışında şimdi hatırladığım eskiden cep telefonu yokluğu ya da sonrasında mali yükü nedeniyle telsiz kullanırdık. Sadece teknoloji değil, artık gelişen dünyamızda iyi olmanız yetmiyor, en iyisini yapmaya ve kusursuz yapmaya çalışıyorsunuz. Eskiden birçok şeyi “Ne yapalım bu kadar” diyerek bitirebilirdik. Şimdi baktığınızda o kadar çok seçenek ya da gördüğünüz o kadar çok başarılı örnek var ki ister istemez etkileniyorsunuz. En başlıca örneği eskiden organizasyonun sadece süreçleri ve kalemleri vardı; davetiye basarsınız, ulaştırırsınız, ulaşımı planlarsınız, mönüyü seçersiniz vs… Şimdi bazen aylar öncesinden konsept planlıyorsunuz; firma katılımcılarına ne anlatmak istiyor? Bu organizasyon ile neyi hedefliyor? Sonra her bir ayrıntıyı bunun üzerine kuruyorsunuz, davetiye tasarımından, toplantının içeriğine, masadaki süslemeye kadar. Bunu ne kadar başarılı yapabilirseniz, firma hedefine o ölçüde ulaşmış oluyor.
Evet bu sene Mapfre Genel’in toplantısında her yerde kımızı beyaz küpler vardı ve çok güzel görünüyorlardı…
Çok güzel bir konsept oldu bence de, küpler biliyorsunuz acentelerin, şirketin ve şirketin başarısının bir parçası olduğunu sembolize ediyor. Davetiye de bu şekilde yazıldı ve çok olumlu dönüşler aldık. Toplantının tüm konsepti de bunun üzerineydi.
‘SİGORTACILAR MÜKEMMELLİYETÇİ’
Bu baskıyı bilişim sektöründe daha çok yaşıyor olmalısınız, sonuçta onlar bu işin bizzat içindeler?
Kısmen doğru olabilir, en azından bilişim ve teknoloji diline ve becerisine hakim olmak durumundasınız, ancak sigorta sektöründe çalışanlar biraz daha mükemmeliyetçi, biraz daha aceleciler. Hizmet konusunda özellikle beklentileri yüksek, sabırları daha azdır. Çok da anlaşılabilir bir durum bu tabii, kendi mesleklerinde de her tür sorunu anında çözmeye alışmış ve bunu bekleyen kişiler var karşınızda. Ve en önemlisi bence olasılıklar üzerine bir ikna konuşmasıyla birkaç sayfa kağıttan oluşan poliçeyi satabilme özelliğine, bir sorun olduğunda da anında çözüm üretme becerisine sahipler.
Talepleri de o bu doğrultuda oluyor tabii…
Tabii ki, aynı beceriyi, aynı hizmete yönelik ve müşteri odaklı çalışmayı ve aynı sorun çözücülüğü bekliyorlar. Bunun dışında artık basın, internet sayesinde herkesin her şeyden haberdar olma yoğunluğu o denli yüksek. Ve tüm firmalar için bu tip organizasyonlar görevlerini yapmanın, mesajla- rını iletmenin, iş ortaklarıyla birlikte olmanın dışında bir nevi prestij konusu. Dolayısıyla işi sorunsuz bitirmek dışında müşterimiz açısından prestijli bir toplantı olmasını sağlamak en önemli amacımız.
Peki, son olarak eskiden bugüne en olumlu değişiklik için ne söyleyebilirsiniz?
Tüm bu gelişmeler sayesinde artık doğru planlanmış bir organizasyonun tam bir hikayesi var. Bir başlangıcı, gelişimi olan, içinde heyecanlar, mesajlar paylaşan… Tabii her şey iyi giderse mutlu sonla biten. Büyük bir keyifle söyleyebilirim ki, bizim hikayelerimiz bugüne kadar hep mutlu sonla bitti…
Teşekkür ediyor ve mutlu sonlarınızın devamını diliyoruz…